SİTEMİZDE BAKIM ÇALIŞMASI VAR ...

DAHA DONRA YEKRAR BEKLERİZ....

//-->

geldersyap

Ana Sayfa

Sitemize Üye Olmadan Faydalanamassınız.

Graphics By pagerank-toplist.Com!

 

 Matematik Dehası Alexis Lemaire

Fransız matematik dehası Alexis Lemaire, eşine az rastlanır zihinsel çevikliğini yeni bir dünya rekoru kırarak kanıtladı. Lemaire, bilgisayarın rastgele seçtiği 2.397.207.667.966.701 (2 katrilyon 397 trilyon 207 milyar 667 milyon 966 bin 701) sayısının 13. kökünü 72.4 saniyede kâğıt kalem kullanmadan doğru olarak hesapladı. 13. kök, bir sayının kendisiyle 13 kere çarpılmasıyla elde ediliyor.

Paris yakınlarındaki Reims’te yapay zekâ üzerine doktora yapan 27 yaşındaki Lemaire’in bulduğu 200 basamaklı sayı bilgisayar ekranında tam 17 satır yer kapladı. Doğru sonucu bir dakikadan biraz uzun bir sürede söyleyiveren zihin jimnastiği uzmanı Lemaire becerisini, “Bir yapay zekâ sistemi kullanıyorum ama bilgisayarda değil kendi beynimde. Aslında bunu insanların çoğunun yapabileceğini düşünüyorum ama benim buna ek olarak hızlı bir zihnim var. Beynim bazen gerçekten çok çok hızlı çalışıyor” diye açıklıyor.

Kırışmış yüzü, kalın ve mat kaşlarının üzerindeki gözlükleri ve sakalıyla genç matematik dâhisi, düşünürken hayli yaşlanmış görünüyor. 13. kök problemiyle yıllardır uğraşan Lemaire, her yıl çözüm süresini biraz daha kısaltarak kendi rekorunu kırmayı sürdürüyor.

 

Matematik hayattır,yaşamın ta kendisidir...Matematik, aklın dilidir!

 Tarih Öncesi Çağlarda Aritmetik

 

 

Sayı ve biçime ilişkin kavramlarla tanışmamız Yontma Taş Devri ne kadar uzanır .Yüzbinlerce yıl boyunca insanlar , hayvanların yaşadığı koşullardan pek farklı olmayan bir biçimde mağaralarda yaşadılar .Enerjilerinin çoğunu nerede yiyecek bulurlarsa onu toplamaya harcıyorlardı .Avlanmak ve balık tutmak için silahları , birbirleriyle anlaşmak için konuşma dilini geliştirdiler .Yontma Taş Devri nin sonlarına doğru da yaratıcı sanatlarla heykelcikler ve resimler yaparak yaşamlarını renklendirdiler . Fransa ve İspanya daki yaklaşık 15.000 yıl öncesinin mağara duvar resimlerinin ayinsel bir anlamı olabilir , ama bunun ötesinde de üstün bir biçim anlayışı gösteriyorlardı.


Maden Devrinde ise bunun aksine ticaret öylesine gelişmişti ki , yüzlerce mil uzaklıktaki köyler arasındaki ilişkilerin izleri fark edilebiliyordu .Önce bakırın daha sonra da tuncun eritilmesiyle bu metallerden araçlar ve silahlar yapıldı .Bu da ticaretin ve yeni dillerin daha da gelişmesine yol açtı .Bu dillerdeki nesnelerin çoğunlukla somut ; yani elle tutulur ve gözle görülür nesneleri belirtmesine ve az sayıda olmasına karşın bazı sayısal terimler ortaya çıktı .Benim düşüncelerime göre matematiğin ilk kez ortaya çıktığı çağ Maden Çağıdır.


Ünlü bir matematikçi olan Adam Smith in insan aklının ürünü en soyut düşünceler olarak tanımladığı sayısal terimlerin kullanılmaya başlanması çok yavaş oldu .Bunlar ilk ortaya çıktıklarında bir cismin sayısını değil niteliğini gösteriyordu .Örneğin ; bir insan değil sadece insan kavramını gösteriyordu .Sayısal kavramların bu niteliksel kökenlerinin izleri hala Yunanca ve Keltçe gibi bazı dillerdeki ikili terimlerde görülebilir .Sayı kavramı geliştikçe toplama yoluyla daha büyük sayılar oluşturuldu :2 ile 1 toplanarak 3 , 2 ile 2 toplanarak 4 , 2 ile 3 toplanarak 5 bulundu.


İşte bazı Avustralya kabilelerinden örnek :
Murray Nehri : 1 =enea , 2 =petcheval , 3 =petcheval-enea , 4 =petcheval - petcheval
Kamilaraoi : 1 =ma , 2 =bulan , 3 =guliba , 4 =bulan bulan , 5 =bulan guliba , 6 =guliba guliba


Zanaatlerin ve ticaretin gelişmesi sayı kavramının netleşmesine yardım etti .Sayılar , ticaret yaparken doğal bir yöntem olan bir ya da iki elin parmakları kullanılarak daha büyük birimlerin içinde gösterildi .Buna örnek olarak şimdiki okullarda okuyan küçük sınıflarda ki çocukların sayma yöntemini verebilirim .Bu olayın sonucunda önce 5 sonra 10 tabanlı sayı sistemleri oluşturulup , bunlar toplama ve bazen çıkarma ile tamamlandı .Böylece 12, 10 + 2 olarak ya da 9 ,10-1 olarak algılandı .Bazen de taban olarak el ve ayak parmaklarının toplam sayısı olan 20 kullanıldı .Yapılan araştırmalara göre Amerikan yerlilerinin kullandığı 307 sayı siteminden 146 sı onluk , 106 sı onluk , onikilik ve yirmilik sayı sistemlerinin karışımıydı .Çoğu kişi tarafından yamyam olarak bilinen Amerikan yerlilerinin bu kadar çok sayı sisteminin olması önce bana biraz garip geldi .Fakat sonra , onların da en az bizim kadar zeki olduklarını anladım .Yirmili sayı sisteminin en tipik biçmi Meksika da Mayalar ve Avrupa da Keltler tarafından kullanıldı.


Sayılar kümelere ayrılarak , tahtanın üstüne çentik , ipin üstüne düğüm atılarak ya da deniz kabuklarının beşli yığınlar biçiminde düzenlenmesiyle sayısal kayıtlar tutuldu .Bu yöntemler eski zaman hancılarının çetele tutma yöntemlerine benziyordu .Böyle yöntemlerden 5 , 10 , 20 gibi özel simgelere geçilmesi çok kolay oldu .Benzer simgeler uygarlığın doğuşu da denen yazılı tarihin başlangıcından beri kullanılmıştır.


Yontma Taş Devri ne kadar uzanan en eski çetele çubuğu 1937 de Vestonica da bulunmuştur .Bu ; genç bir kurdun 7 inç uzunluğundaki ön kol kemiğiydi ve üzerinde ilk 25 i beşli gruplar halinde düzenlenmiş 55 çentik bulunmaktaydı .Dizinin sonunda , önceki çentiklerden iki kat uzun bir çentik vardı .Yeni dizinin başındaki çentik yine 2 kat uzundu ve bunu 30 çentikten oluşan bir dizi izliyordu . Böylece , sık sık söylenen eski zamanlarda sayma parmaklara dayalıydı . görüşü geçerliliğini kaybetmiş oldu . Yazı olmamasına rağmen Yontma Taş Devrin deki insanların çetele çubuklarını duymak ilginç gelebilir . Fakat gerçek.


Parmaklar kullanılarak sayı saymak yani 5 erli 10 arlı saymak ancak toplumsal gelişimin belirli bir aşamasında ortaya çıkar .Bu aşamadan sonra sayılar bir tabana göre ifade edildi ve bu da büyük sayıların ortaya çıkmasına yardım etti .Böylece ilkel bir aritmetik ortaya çıktı .14 bazen 10+4 , bazen de 15-1 olarak gösteriliyordu .20 nin 10+10 değil de 102 olarak gösterilmesiyle çarpma başladı .Bölme , 10 un vücudun yarısı olarak gösterilmesiyle başladı , ama kesirlerin bilinçli bir şekilde oluşturulması hala çok enderdi .Kuzey Amerika da kabilelerin ancak birkaçında böyle kesirler biliniyordu , çoğu durumda bu ½ ydi .Bazen 1/3 ya da ¼ de kullanılıyordu .Bir başka ilginç durum çok büyük sayılara duyulan ilgidir .Bu belki de tümüyle insana ait bir tutku olan sürünün büyüklüğü ya da öldürülen düşmanların çokluğunu abartma isteğinin sonucudur .Bu eğilimin kalıntıları İncil de ve diğer kutsal metinlerde de ortaya çıkar.

 

  

 Siteye Üye Girişi Yapmadan Soladaki Menüyü Göremessin Hemen Üye Olmak İçin Tıkla

 

 

Bugün 1 ziyaretçi (1 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol